29 Temmuz 2014 Salı

AKADEMİK ÇETELER; RANT HERYERDE

             Bu sabah okumuş olduğum bir yazı beni gerçekten üzdü. Akademik hayatta yükselmek amacıyla parayla yaptırılan sahte, niteliksiz yayımlardan bahsediliyor yazıda. Çeşitli ülkelerin isimleri geçiyor. Söz konusu ülkeler ekonomik yapı olarak birbiriyle benzerlik gösteriyor. Pakistan, Malezya, Hindistan. İçi boş akademik yayınlar dünya literatürüne girmeye başlıyor. Bunun yanında ülkemizde etki değeri yüksek dergilerde yayınları olan akademisyenlere teşvik ödendiği biliniyor. Ve bilimsel hayatın gelişmesi için yapılan bu teşvik ödemeleri ne yazık ki bu hayata olumsuz etkiler sağlamaya başladı. Niteliksiz yayınların artması demek, bilimsel hayatın büyük yaralar alması demek.

             Ben İstanbul Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi bölümünde okudum. Ve mesleğini çok seven bir Kütüphaneciyim. Bizim alanımızda da buna benzetebileceğim sorunlar var. Arşiv ihaleleri oluyor. Belediyeler, büyük veya küçük ölçekli  firmalar arşivlerini düzene sokmak için arşiv firmaları ile anlaşmalar yaparak dönemsel veya kalıcı projeler alıyorlar. Bu sektörde öyle büyük paralar dönüyor ki, akademik hayata el atan bu sırtlanlar bizim sektörümüze de girdi. Profesyonel olarak yapılması gereken, bölüm mezunlarının yönetmesi gerektiği bu sektör müteahhitler tarafından, inşaat firmaları tarafından ele geçirilmiş durumda. Bölüm mezunu işini iyi yapanlar insanlarda bu firmalarda proje elemanı olarak görev almakta.

             Ne yazık ki  dünyada artık her şey maddi güce dayanmış durumda. "Money talk". Para kazanmak için yazılmış makaleler türemeye başladı. Sadece prestij kazanmak için açılan şirket kütüphaneleri. Rafları dolu ama içi boş. Sadece para kazanmak için açılan üniversiteler. Mezunları düşünmeyi değil, para harcamayı öğreniyor sadece. İnşallah bu gidiş bir gün değişir. Tutkuyla çalışan akademisyenler artar. Eğitim için kurulan Üniversitelerimiz olur. Dünya'da ilk 1000'e giren üniversite sayımızda artış olur.


Sevgi ve saygılarımla.

20 Temmuz 2014 Pazar

BLOGGER' A SEZGİNCE BİR GİRİŞ...

Bu ilk yazım olacak. Buradan paylaştığım bloglar tamamen benim fikir ve hayal ürünlerim olacaktır. Zaman zaman güncel konuları konuşacağız burada. Yeri gelecek hayallerimi paylaşacağım. Bazen siyaset olacak içeriğimiz bazen ise magazin. 

Amacım daima bu Dünya'ya, Ülkeme ve sayfamı ziyaret eden herkese birşeyler katmak olacak. Daima iyi şeylerden bahsedemeyeceğim elbette. Çünkü yaşadığım şu kirli dünyada mutlak mutluluk ve iyilik mümkün değil. 


Yapacağım paylaşımlarda, yazacağım yazılarımda sürç-ü lisan edeceğim durumlar için şimdiden affınıza sığınıyorum. Yazım, imlâ hataları için, yeri geldiğinde bozulursa üslubum için şimdiden özür dilerim.


İnşallah faydalı paylaşımlar yaparım. Güzel bir blog hayatım olur. :)



Tüm okuyucularıma şimdiden saygılarımla. 

Akademik Üretim Galaksisi: Ya Akademik Kütüphaneler Birer Kara Delikse?

Kara delikler her zaman bilim insanları için büyük bir merak konusu olmuştur. Karadelik kavramının ortaya çıkışı, 18. yüzyılın ...