Gelişen bilgi ve teknoloji çağında bilgiye ulaşmak kolay,
doğru bilgiye ulaşmak ve onu organize edebilmek zor bir hale geldi. İnternet
üzerinde ki yoğun bilgi kirliliği araştırmacıları zor durumda bırakmakta ve
ciddi bir zaman kaybına sebep olmaktadır. Araştırmacılar internette
rastladıkları bilgileri kullanmak istediklerinde, bu bilgiler nasıl teyit
edecekleri konusunda sıkıntılar yaşamaktadırlar. Araştırmacı ve öğrenciler
akademik bilgilerin yanında güncel konulara ilişkin içeriklere de ihtiyaç
duyabilmektedirler. Bilgiyi organize edip son kullanıcıya ulaştırmak bizim
işimiz, peki ya doğrulamak?
Kütüphaneciler olarak kullanıcılarımızın doğru bilgiye en
kısa zamanda ve efektif olarak ulaşmaları için çalışıyoruz. Yeni teknolojiler,
sistemler ve veri tabanları üzerine çalışıyoruz. Peki internet ortamında var
olan bilgileri teyit etmek bizim işimiz olabilir mi? Bu konu özellikle sosyal
medyada yapılan asılsız paylaşımlardan sonra fazlaca dikkatimi çekmeye başladı
ve internet üzerinden bir araştırma yapma ihtiyacı hissettim. Yerli veya
yabancı olarak özellikle haber konularını teyit eden, kanıtlara dayandıran
siteler veya sistemler olup olmadığını görmek istedim.
Ülkemizde 2016 yılında yayın hayatına başlayan https://teyit.org/ internet sitesinin tamda
aradığım özellikleri taşıdığını gördüm. “teyit.org internette yer alan şüpheli
bilgileri tarayan, seçen, araştıran ve analiz haline getirerek okura sunan bir
doğrulama platformudur.”[1] şeklinde
tanımlanıyor sitenin işlevi. Siteyi biraz incelediğimde ise, gerçekten yapılan
haberlerin doğru olup olmadığını kanıtları ve resmi belgeleri ile ortaya
koyduğuna şahit oldum. Amerikan Kütüphaneciler Derneği’ (ALA) nin kütüphaneciler için tasarladığı “Programming
Librarian”[2] isimli
bir haber doğrulama sitesi de bulunmaktadır. Ayrıca bir çok farklı konuda
bilgilerin doğruluğunun nasıl teyit edilebileceğini, yanlışların nasıl
düzeltileceğini anlatan özellikle haberciler, muhabirler, sosyal çalışmacılar,
sivil toplum kuruluşları çalışanları gibi bir çok farklı grubu ilgilendiren
kaynak niteliğinde bir kitap yayınlandı. Yayınlanması ve çoğaltılması
konusundan Creative Commons lisansına bağlı olan “Doğrulama El Kitabı”[3] biz
kütüphanecilerin de incelemesi gereken bir kaynak olduğunu düşünüyorum.
Çağımızda ki gelişmeler ile birlikte biz bilgi
profesyonelleri geleneksel kütüphanecilik anlayışının yanında teknolojiyi iyi
kullanabilen, anlayabilen ve anlatabilen bireyler olarak evrim geçirmiş
durumdayız. Bilgi okuryazarlığı kavramı gün geçtikçe önem kazanmakta ve
karmaşık bir yapıya bürünmekte. Bu durum karşısında bizlerin üzerine yeni mesleki
sorumluluklar gelebilir mi? Yoksa bu sorumluluğu biz kendiliğimizden üstlenmeli
miyiz?
Kütüphaneciler olarak kullanıcılarımıza bilgi ve bilgi
kaynakları sunmanın yanında, diğer araştırma araçlarının da nasıl
kullanılacağını, sorgulanacağını ve anlaşılacağını anlatmamız gerekmez mi?
Özellikle, Referans Kütüphaneciliği yapmakta olan meslektaşların bu konular
üzerine daha fazla düşünüp, fikir alış verişi yaparak birlikte hareket etmeleri
gerektiğini düşünmekteyim.
Sevgi ve saygılarımla.